Ban kaların “hesap işletim ücreti”ne iptal

Danıştay 15. Dairesi, bankaların tüketicilerden hizmet karşılığı “hesap işletim ücreti” almasını düzenleyen yönetmelik hükmünü iptal etti.

Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER), 3 Ekim 2014’te yürürlüğe giren  Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında  Yönetmeliğin 10 ve 13. maddelerinin bazı hükümlerinin iptali istemiyle BDDK  aleyhine Danıştay’da dava açtı.

Danıştay 15. Dairesi, tüketicilerden “hesap işletim ücreti”  alınmasına yönelik hükmü oy birliğiyle iptal etti. Daire, yönetmeliğin “tahsis  ücreti, nakit avans çekim ücreti, kurum ve kuruluşlarına yapılan ödemelere”  ilişkin hükmün iptal istemini ise reddetti.

“Tahsis ücreti”nin de iptali yönünde oy kullanan iki üye hakim karşı  oy yazısında, “Kredi veren kuruluşların tüketicilerden aldığı tahsis ücretinin,  gerek niteliği gerek unsurları gerekse haklı, makul ve belgelendirilebilen bir  ücret olduğunun ortaya konulamadığı, yönetmeliğin ‘tahsis ücreti’ alınmasına  ilişkin kısmında hukuka ve dayanağı yasal düzenlemeye uyarlık bulunmadığı ve  düzenlemenin de iptal edilmesi gerektiği” görüşü sunuldu.

DAİRENİN KARARINDAN

Danıştay’ın kararında, tüketiciden alınacak ücret, masraf ve  komisyonlar BDDK tarafından belirlenirken, kanunun ruhuna ve tüketicinin  korunması amacına uygun olup olmadığının denetlenmesinin önem arz ettiği  belirtildi.

Merkez Bankası tebliğinin banka ve finans kuruluşlarının  tüketicilerden faiz dışında menfaat ve ücret talep etmesine imkan tanıdığı  hatırlatılan kararda, şu ifadelere yer verildi: “Günümüzün modern toplum yaşamında ve ekonomik hayatta önemli bir yere  sahip olan bankalar ve finans kuruluşlarının, ekonomik büyümeyi finanse ettikleri  ve sürdürülebilir sağlıklı ekonomilerin temeli oluşturdukları yadsınamaz bir   gerçektir. Bu nedenle kamusal gözetim ve denetim altında bulunan bankalar ve  finans kuruluşlarının, tüketici kredilerinden kaynaklanan birtakım masraflarını,  sadece faiz kalemi içerisinde yansıtmasının beklenemeyeceği, yönetmelikte  belirlenen sınırlar içerisinde makul, haklı ve belgeli olmak koşullarını sağlamak  şartıyla birtakım masraf ve ücretleri tüketicilerden talep edebilecekleri  mevzuatça uygun görülmektedir.”

“TAHSİS ÜCRETİ TALEP EDİLEBİLİR”

Kredi ihtiyacının karşılanmasına olanak sağlayan sistemin işletilmesi  ve operasyonel süreçlerin yönetilmesi amacıyla “tahsis ücreti”nin tüketicilerden  talep edilebilecek ücretler arasında belirlenmesinde hukuka aykırılık görülmediği  vurgulanan kararda, finans kuruluşlarının haftanın her günü hizmet sunması  nedeniyle finansman maliyeti haricinde kira, teknik servis ve bakım gibi  masraflara katlanmak durumunda oldukları, bu maliyetlerin karşılığı olarak “nakit  avans çekim ücreti”nin ücretlendirilebilecek kalemler arasında belirlenmesinin  mevzuata aykırılık taşımadığı kaydedildi.

“Banka ve finans kuruluşlarınca yapılan zorunlu giderlerin, kanundan  ve diğer mevzuattan kaynaklanması durumunda tüketici bu giderleri ödemek  durumundadır.” denilen kararda, banka tarafından tahsil edilen bu giderlerin,  ilgili kamu kurum veya kuruluşuna ödenmekte olduğu, bankaların bu durumdan  herhangi bir kazançlarının bulunmadığı ve “kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan  ödemeler”in tüketicilerden talep edilebilecek ücretler arasında belirlenmesinde  hukuka aykırılık görülmediği aktarıldı.

“HESAP İŞLETİM ÜCRETİ” İPTAL

Kararda, “hesap işletim ücreti” ile ilgili dava konusu yönetmelikte  açık bir tanım yapılmadığı ancak davalı BDDK’nin savunma dilekçesinde, “bu  ücretin, hesabın işletilmesinden kaynaklanan bir ücret olarak hesaba ilişkin  muhasebe kayıtlarının yapılması, kontrolü ve sürdürülmesinden kaynaklanan  masraflar” olarak tanımlandığı belirtildi. Kararda, yönetmelikte, hesap işletim  ücretinin, hesap sayısına bağlı olmaksızın müşteri bazında tahakkuk ve tahsil  edileceğinin vurgulandığı hatırlatıldı.

Söz konusu ücretin, hesap sayısı, hesabın tutarı, hesaptaki işlem  sayısı gibi hususlar dikkate alınmaksızın sadece müşteri bazında alındığına  dikkati çekilen kararda, davalı idarenin savunmasında belirtilen hususların  “hesap işletim ücreti”nin dayanağı olarak kabul edilemeyeceği vurgulandı.

Kararda, şu değerlendirme yapıldı: “Açıkça sebebi gösterilip niteliği ortaya konulamayan ‘hesap işletim  ücreti’ alınmasını öngören düzenleme, yönetmeliğin dayanağı olan 6502 sayılı  Kanun’un 4/3. maddesi ile bu konuda yerleşik yargı kararları çerçevesinde ücret,  komisyon ve masrafların haklı, makul ve belgeli olması gerektiği kriterlerine  aykırılık teşkil etmektedir.”

“HESAP ÜCRETİNİN YASAL DAYANAĞI YOKTU”

Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Genel Başkanı Deniz Öner, 4  yıl süren hukuki mücadelenin sonunda alınan kararı tüketiciler açısından “çok  büyük başarı” olarak değerlendirdi. Hesap işletim ücretinin yasal dayanağı olmadığını dile getiren  Öner, “Çok güzel bir hak olduğunu düşünüyorum. Bu değerlendirilebilir. Ne kadar  çok vatandaşa duyurulabilirse o kadar iyi olur.” dedi.

Deniz Öner, söz konusu parayı almak isteyen vatandaşların  yapacakları işlemleri şöyle sıraladı: “Vatandaşlar, geçmişe dönük 10 sene içinde hesap işletim ücreti  kesilmişse bunların dekontlarını bankalardan talep etsinler. Vatandaşlar,  TÜSODER’in sitesinde söz konusu kararı okuyabilirler. Bu kararla birlikte dilekçe  yazarak bankadan iade istesinler. Vatandaşlar, bunu birkaç yolla yapabilirler.  Dilekçe yazabilirler, noterden ihtarname gönderebilirler ya da iadeli taahhütlü  ile talep edebilirler. Bankaların büyük çoğunluğu bunu ilk başta reddedecektir. O  zaman da gelen cevapla ya da cevap vermeseler bile dekontlarıyla kendi talep  yazısıyla birlikte ilçe kaymakamlarında bulunan tüketici hakem heyetlerine  başvurabilirler.”

Hakkında Editör

Taraf olmayan, habercilik yapan Ekointernet Haber, bağımsız özgür, tarafsız habercilik ilkesini benimsemiş olup, hakkın ve haklının yanında yer almayı ilke edinmiştir.

Göz Atmak İster misiniz?

Bilge Lider Devlet Bahçeli: Suriye’de sıradaki hedef Münbiç

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye’nin terör örgütü YPG’nin yok edilene kadar sahadan çekilmeyeceğinin altını …

Bir yanıt yazın